Çankırı Karatekin Üniversitesi Gençlik Buluşmaları kapsamında Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sn. Mehmet Fatih Kacır ve Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı gençlerle bir araya geldi. “Millî Teknoloji Hamlesi” sloganıyla yürütülen uzay çalışmalarının anlatıldığı programa gençler yoğun ilgi gösterdi. Çankırı Valisi Sn. M. Fırat Taşolar, Çankırı Milletvekili Sn. Muhammet Emin Akbaşoğlu, Çankırı Milletvekili Sn. Pelin Yılık’ın da hazır bulunduğu Gençlik Buluşması’nda Türkiye’nin havacılık alanındaki atılımlarına dikkat çekildi.
Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Harun Çiftçi, açılış konuşmasında protokolü ve salondaki konukları selamlayarak Türkiye’nin yaşadığı zihniyet değişimini ve üniversitelerin bu değişimdeki önemini şu sözlerle ifade etti: “Sayın Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde gerçekleşen zihniyet değişimi, üniversitelerin bilimde, teknolojide ve sosyal alanlarda bu toprakların potansiyelini açığa çıkaracak atılımlar yapmasıyla tamamlanacak ve kalıcı hâle gelecektir. Çankırı Karatekin Üniversitesi olarak bu dönüşümün omuzlarımıza yüklediği sorumluluk bilinciyle 17. yılımıza giriyoruz. Bu sorumluluk bilinciyle sanat alanında ulusal başarılara imza atıyor, bilimsel anlamda küresel çapta iz bırakan etkili akademisyenlerimizden güç alıyor, toplumsal katkısı yüksek çalışmalarla Çankırı’mızla ve insanımızla bütünleşiyoruz.”
Rektör Çiftçi, konuşmasının devamında ÇAKÜ’nün sanayi ve teknoloji alanındaki çalışmalarına ve atılımlarına değindiği şu sözleri kullandı: “Bugün geldiğimiz noktada; 40.000’e yaklaşan mezunumuzla, 40 ülkeden 3000’i bulan uluslararası öğrencimizle ve eğitimine devam eden 20.000 öğrencimizle, 50’si TÜBİTAK olmak üzere 600’ü bulan Bilimsel Araştırma Projelerimizle, 4 kıta 85 ülkede 255 üniversiteyle yapılan ikili anlaşmalarla; erişilebilirlik, sıfır atık, yeşil kampüs ve akreditasyon çalışmalarımızla; geleceğin teknolojik dünyasına açılan bir kapı olarak Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın desteğiyle kurmuş olduğumuz Teknokent’imizle, akademi ve sanayi sektörünü buluşturan Proje Destek Ofisi’mizle üniversitemizin gücünü, etkisini, Çankırı’mıza katkısını, ülkemize faydasını arttırmak için durmadan, dinlenmeden çalışıyoruz ve çalışmaya devam edeceğiz.”
Çankırı’nın tarihine yakışır bir üniversite tesis etme gayretiyle şehrin tarihî, coğrafi, kültürel ve sanayi potansiyelinin farkında olduklarını vurgulayan Rektör Çiftçi, bu potansiyeli en verimli şekilde harekete geçirmek ve tüm olanakları değerlendirmek için sorumluluk aldıklarını söyledi. Tarım ve hayvancılık, sanayi, hizmet sektörü ve nitelikli insan kaynağı yetiştirilmesi hususlarına da değinen Rektörümüz, ÇAKÜ’nün 17 yıllık tecrübesiyle şehre her anlamda katkı sağladığını belirtti.
Rektör Çiftçi konuşmasının devamında “Yâren kültürünü yaşatan, İstiklal Yolu’nu istikbale bağlayan Çankırı’mızın layık olduğu üzere bölgenin kültür ve medeniyet merkezi hâline gelmesine katkı sunuyoruz. İstişareye, diyaloga, fikir teatisine, iş birliğine, güç birliğine önem veriyor, Çankırı’nın bütün güzide kurum ve kuruluşlarıyla, sivil toplumuyla ve halkıyla birlikte ‘Biz varız, Çankırı var, Türkiye var’ diyerek omuz omuza geleceğe yürüyoruz.” diyerek ÇAKÜ’nün şehrin kalkınmasındaki rolünün altını çizdi.
Prof. Dr. Fuat Sezgin’den iktibasla “Batı medeniyeti İslam medeniyetinin çocuğudur.” ifadesini kullanan Rektör Çiftçi, Batı emperyalizminin doğayı yok eden, teknolojisiyle insanlığı sömüren ve dünyayı kaosa sürükleyen zihniyetini eleştirdi. Daha sonra; “Tüm bu yaşananlar gösteriyor ki dünya, bugün bir kez daha medeniyetimizin ahlâk ve bilimine ihtiyaç duyuyor. Bugün bu salonda medeniyet anlayışımızla bilim ve teknoloji üretmeye hazır bir gençlik var. Bu salonda Allah’ın izniyle yeni Biruniler, Ali Kuşçular, Cezeriler, Uluğ Beyler, Piri Reisler, Aziz Sancarlar ve Alper Gezeravcılar çıkacaktır.” ifadeleriyle gençliğe olan güvenini belirten Rektör Çiftçi, katılımlarından dolayı Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sn. Mehmet Fatih Kacır’a, Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı'ya, protokol üyelerine ve Türkiye Yüzyılı’nın mimarı olacak akademisyen ve öğrencilere teşekkür etti.
Açılış konuşmasının ardından kürsüyü teşrif eden Sanayi ve Teknoloji Bakanı Sn. Mehmet Fatih Kacır ise Türkiye’nin yeni uzay görevlerine devam edeceğini belirterek “Sadece astronot göndermekle kalmayacağız, yeni uluslararası uzay istasyonu projelerine dâhil olacağız. O istasyonlarını teknolojik bileşenlerini geliştiren, üreten ülkelerden birisi olacağız.” dedi.
“Sizler tüm engeller kaldırıldığında dünyanın en iyi işlerini başarabileceksiniz." diyerek gençlere güvenini vurgulayan Bakan Kacır; “Türkiye’nin varı yoğu Türk gençliğidir. Türkiye’nin en büyük kuvveti TEKNOFEST kuşağıdır. Biz başka ülkelerle mukayese edildiğimizde genç, dinamik ve inançlı bir gençliğe sahibiz. Bizim toplumumuzun ortalama yaşı 33, Avrupa’nın 43, Almanya’nın 47-48’dir. Biz onlardan 10, 15 yaş daha genciz. Çok kıymetli çünkü dünyayı yenilikçi gelişmeler dönüştürüyor. Bütün dünyada yenilikçi teknolojilere gencecik insanlar imza atıyorlar. Bu anlayışla Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde sürdürdüğümüz ‘Millî Teknoloji Hamlesi’nin tümünün merkezinde Türk gençliğini görüyoruz. İnanıyoruz ki siz tüm engeller kaldırıldığında dünyanın en iyi işlerini başarabileceksiniz. Aslında Türk gençleri bunu ispat ettiler. Savunma sanayisinde, havacılıkta Türkiye belki de beklenmedik bir şekilde muazzam performans ortaya koydu.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’nin havacılık tarihinde çok önemli engellerle karşılaştığını belirten Bakan Kacır; “Millî sanayi tarihimiz akamete uğratılmış hikâyeler tarihi olarak 2000’li yıllara geldi. Nihayetinde 2000’li yıllarda sağlam bir irade, ‘Ülkenin neye ihtiyacı varsa, hangi kritik teknolojileri üretmemiz gerekiyorsa bunu bu ülkenin öz evlatlarının alın, akıl teriyle yapacağız, biz de onların arkasında duracağız.’ dedi. Sizin gibi gencecik insanlar, önlerindeki engelleri kaldırıldığında Bayraktarları, Ankaları, Akıncıları, Aksungurları, Hürkuşları, Hürjetleri, Gökbeyleri, Kızılelmaları ve nihayetinde KAAN’ı üretti ve gökyüzüyle buluşturdu. Demek ki bizim evlatlarımızın başkalarından geri kalır hiçbir yanı yokmuş. Yeter ki onların önlerindeki engelleri kaldıralım, onların yanında duralım. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan bu anlayışla ‘Millî Teknoloji Hamlesi’nin tüm projelerinde sizin önünüzü açmak, Türk müteşebbislerinin, Türk bilim insanlarının, Türk mühendislerinin dünyanın en iyi projelerini hayata geçirmesi için yanlarında durmak iradesini her zaman göstermeye devam ediyor. Ümit ediyoruz ki savunma sanayisinde, havacılıkta daha büyük başarılara imza atarken, bir yandan sanayinin ve teknolojinin tüm alanlarında benzer başarı hikâyeleri ortaya koyalım.” diye konuştu.
Sözlerine “Dünyada önemli uzay güçlerinden birisi hâline geleceğiz.” cümlesiyle devam eden Bakan Kacır, millî savunma sanayisinde 80.000 gencin istihdam edildiği gibi uzay sanayisinde de gençlerin istihdam edileceğini belirtti. Bakan Kacır; “Türkiye inşallah savunma sanayisinde, havacılıkta nasıl başarılı olduysa uzay teknolojilerinde de benzer bir başarıyı ortaya koyacaktır. Nasıl savunma sanayisinde ihracatı 250 milyon dolardan 5,5 milyar dolara çıkartmışsak, nasıl savunma sanayisinde bugün 3.000’e yakın firmamızda 80.000 gencimizi istihdam etmişsek sizin gibi pırıl pırıl genç kardeşlerimizi uzay sanayisinde istihdam edeceğiz.” şeklinde konuştu.
“Uluslararası uzay istasyonlarının teknolojik bileşenlerini geliştiren, üreten ülkelerden birisi olacağız”
Millî Uzay Programı ile Türkiye’nin yeni bir sayfa açtığını belirten Bakan Kacır; “Bu program Türkiye’nin bilimsel araştırmalarda küresel ligde en ön sırada işler yapabilmesi için sayfa açtı. Hem Türkiye’deki hem de dünyanın dört bir yanındaki kıymetli bilim insanlarımıza, yürüttükleri bilimsel çalışmaların en ileri düzeyde Türkiye Cumhuriyeti tarafından himaye edileceğini, devletin alanında çalışma yapmak isteyen bilim insanlarının her daim yanında olduğunu ve olacağını göstermiş oldu ama bu misyon zannediyorum en çok Türkiye’nin evlatlarına, gençliğine, çocuklarına kazandırdığı özgüven ve ilham kaynağı olması açısından gerçekten çok kıymetli bir ilk adım oldu ve asla son olmayacaktır. İnşallah Türkiye önümüzdeki dönemde insanlı uzay programlarına devam edecek. Sadece astronot göndermekle kalmayacağız, yeni uluslararası uzay istasyonu projelerine dâhil olacağız. Uluslararası uzay istasyonlarının teknolojik bileşenlerini geliştiren, üreten ülkelerden birisi olacağız. İnşallah, bilim insanlarımızın önünü açmayı sürdüreceğiz.” ifadelerini kullandı.
Gençlik Buluşması’nın diğer konuğu Alper Gezeravcı, uzay macerasının nasıl başladığını ve eğitim süreçlerini anlatarak başladığı konuşmasında uzayda bulunduğu süre içerisinde yaptığı deneylerden ve bu deney sonuçlarının Haziran ayında yayımlanacağından bahsetti. Konuşmasının devamında gençlere ilham olacak ifadeler kullanan Gezeravcı, kendisini gençlere karşı sorumlu hissettiğini, uzay yolculuğunun Türkiye Yüzyılı’nda gerçekleşmiş olmasının önemli olduğunu belirtti.
Öğrencilerin yoğun ilgi gösterdiği programda, Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı da gençlerin hayallerine ulaşmak için hiçbir engeli tanımamaları gerektiğini söyleyerek sözlerine şöyle devam etti: “Teknoloji hızla değişiyor ve gelişiyor. Biz bu derece ilerleyen bir bilimsel alandan geri kalamayız. Bu alanda bugünden ortaya konulan vizyonla atılan adımlar yadırganırsa yarın daha çok yadırganacak hâle düşmek durumunda kalırız. Bir alanda daha 'keşke' diyeceğimiz bir pişmanlık sahası ortaya çıkar. Dolayısıyla devletimizin bu güçlü iradesine, ortaya koyduğu vizyona ve bu günlerin zor şartlarında yine de sizin geleceğinizin çalınmasına müsaade etmeden zor imkânlarla sizin geleceğinize yatırım yaptığı için devletimize minnettarım.”
Gezeravcı, Türkiye’nin bundan sonraki uzay çalışmalarında koyduğu hedeflere ulaşma yolunda ileride daha da büyüyecek uzay ekosisteminde yeniden konumlanacağını, uzayda kurulacak farklı ekosistemlerde deney alanlarının açılacağı çalışmalar yapacağını belirterek “İnsanoğlu günün birinde Mars'a erişecek ve bu süre çok uzak değil.” ifadelerini kullandı.
ÇAKÜ Gençlik Buluşması, Bakan Kacır ve Alper Gezeravcı’nın davetlilerle birlikte özçekim yapmasıyla sona erdi.